3-4 Yaş Yön Bulma Çalışmaları
Sayfalar
19 Şubat 2011 Cumartesi
3-4 Yaş Yön Bulma Çalışmaları
çocuk etkinlikleri,çocuk,çizgi film,resim, oyun
bulma,
çalışmaları,
çocuk,
yaş,
yön
Anaokulu Şarkıları
POLİS AMCA, BEKÇİ AMCA ŞARKISI
Polis amca, polis amca
Nerdesin nerdesin?
Hırsız geldi düdük çal
Düt düt düt düt düt düt
Bekçi amca, Bekçi amca
Nerdesin nerdesin?
Bayram geldi davul çal
Güm güm güm güm güm güm
BİR KEDİM VAR ADI MİNNOŞ ŞARKISI
Polis amca, polis amca
Nerdesin nerdesin?
Hırsız geldi düdük çal
Düt düt düt düt düt düt
Bekçi amca, Bekçi amca
Nerdesin nerdesin?
Bayram geldi davul çal
Güm güm güm güm güm güm
BİR KEDİM VAR ADI MİNNOŞ ŞARKISI
çocuk etkinlikleri,çocuk,çizgi film,resim, oyun
anaokulu,
çocuk şarkıları
Anasınıfı ve okulöncesi çocukları için
Okuma Yazmaya Hazırlık
Anasınıfı ve okulöncesi çocukları için uygulanabilecek Okuma Yazmaya Hazırlık İle ilgili etkinlikler...
Resmin üzerine sağ tıklayıp, farklı kaydet seçeneğini seçip, bilgisayarınıza kaydederek yazıcınızdan çıkarabilirsiniz...
Anasınıfı ve okulöncesi çocukları için uygulanabilecek Okuma Yazmaya Hazırlık İle ilgili etkinlikler...
Resmin üzerine sağ tıklayıp, farklı kaydet seçeneğini seçip, bilgisayarınıza kaydederek yazıcınızdan çıkarabilirsiniz...
çocuk etkinlikleri,çocuk,çizgi film,resim, oyun
anasınıfı,
çocukları,
için,
okulöncesi
3 Aralık 2010 Cuma
Anne Güvercin
Güzel bir yaz günüydü. Batur elinde sapan evlerinin yakınındaki ağaçlıkta kuş avına çıkmıştı. Gözleri radar gibi dikkatle çevreyi tarıyordu. Birden arkasında bir ses duydu: ’Vurma kuşları.’ Döndü, baktı. Seslenen yabancı değildi. Mahalle arkadaşı Sarper’di: “ Ne istersin şu küçük yaratıklardan bilmem ki? Ne zararı var onların sana? Bırak ötsünler, uçsunlar, kanat çırpsınlar. “ Batur: “ Sarper yine mi sen? Bu kaçıncı? İşime karışma demedim mi ben sana? Bak kuşları ürküttün, kaçıp gittiler. Kuş vurmak yasak mı yani? “ Sarper: “ Yasak tabii. Şu sıralar kuş yavrularının büyüme zamanı. Batur: “ Amma yaptın ha.. Yasakmış.. Yasaksa yasak. Kim bilecek benim kuş vurduğumu? Çevrede bir yığın kuş var. Bir kuş vursam kuş kıtlığına kıran girmez ya, kuş nesli tükenmez ya. Bana bak Sarper, sen iyi bir arkadaşsın, fakat şu kuş işine karışma “ dedi ve ses çıkarmamaya dikkat ederek usul usul ilerlemeye başladı. Yirmi metre kadar gittikten sonra bir ağacın altında durdu. Sapanını yukarıya doğru kaldırdı. İyice nişan aldıktan sonra sapanındaki taşı fırlattı. Taş hedefini bulmuştu. Kuş yere düşerken aynı anda havalanan bir başka kuşun kanat sesleri duyuldu. Batur az ötesinde yere düşen kuşu aldı. Kuş can çekişmekteydi. Hemen kuşun kafasını kopardı. Kendisine doğru yürümekte olan Sarper’e dönerek: “ Nasıldım ama? Tek atışta hedef on ikiden. Tık kafa gitti. Tüylerini yoldum mu, küçük bir ateş yakarım. Cız bız. Sonra deyme keyfime “ dedi.
Arkadaşının sözlerine aldırış etmemesine içerleyen Sarper: “ Ne desem, ne söylesem boşuna. Başkalarının senden daha iyi düşünebileceğini hiçbir zaman kabul etmezsin zaten. Vurduğun bir yabani güvercin yavrusu. Yirmi gram et ya çıkar, ya çıkmaz. Hem düşünmediğin bir şey var. Bu yere düşerken kanat sesleri duymuştuk. Herhalde anne güvercindi uçan. Yabani güvercinler bildiğim kadarıyla kin tutarlar. Yavrusunu vurmakla hiç iyi yapmadın “ dedikten sonra geriye dönerek hızlı adımlarla oradan uzaklaştı. Batur daha sonra ağaçlığın kenarında küçük bir ateş yaktı. Buraya gelirken yavru güvercinin tüylerini yolmuş ve iç organlarını temizlemişti. Kuşu pişirmeye başladı. Fakat arka tarafındaki ağaçlardan birinde üzgün ve yaşlı bir çift gözün kendisini izlediğinin farkında bile değildi.
Anne güvercin bir taraftan yavrusunu vuran çocuğu seyrederken, bir taraftan da düşünüyordu: “ Aslında elinde bir çocuğun bize doğru yaklaştığını görmesek, duymasak bile hissederiz. Fakat biz kuşlar, ağaç dalları üzerinde otururken dalar gideriz.
Arkadaşının sözlerine aldırış etmemesine içerleyen Sarper: “ Ne desem, ne söylesem boşuna. Başkalarının senden daha iyi düşünebileceğini hiçbir zaman kabul etmezsin zaten. Vurduğun bir yabani güvercin yavrusu. Yirmi gram et ya çıkar, ya çıkmaz. Hem düşünmediğin bir şey var. Bu yere düşerken kanat sesleri duymuştuk. Herhalde anne güvercindi uçan. Yabani güvercinler bildiğim kadarıyla kin tutarlar. Yavrusunu vurmakla hiç iyi yapmadın “ dedikten sonra geriye dönerek hızlı adımlarla oradan uzaklaştı. Batur daha sonra ağaçlığın kenarında küçük bir ateş yaktı. Buraya gelirken yavru güvercinin tüylerini yolmuş ve iç organlarını temizlemişti. Kuşu pişirmeye başladı. Fakat arka tarafındaki ağaçlardan birinde üzgün ve yaşlı bir çift gözün kendisini izlediğinin farkında bile değildi.
Anne güvercin bir taraftan yavrusunu vuran çocuğu seyrederken, bir taraftan da düşünüyordu: “ Aslında elinde bir çocuğun bize doğru yaklaştığını görmesek, duymasak bile hissederiz. Fakat biz kuşlar, ağaç dalları üzerinde otururken dalar gideriz.
Akıllı Horoz
AKILLI HOROZ
Bir çiftlikte güzel bir horoz yaşıyordu. Horoz her sabah çiftliğin yakınındaki bir ağaca çıkar, güzel sesiyle... Ü!...ürü!... ü!... ürü!... ü!... diye öter. Çiftlikteki hayvanları uyandırırdı. Çiftliğin yakınında bir de tilki yaşıyordu. Tilki horozun sesini duydukça, onu yemeyi içinden geçirir,nasıl yakalayacağını hesaplardı. Tilki her sabah horozun sesini duyar duymaz yatağından kalkar, horozun çıktığı ağacın altına gelir, horozu ağaçtan indirmek için çeşit çeşit dil dökerdi. Bir gün kurnaz tilki horoza:
- Sesiniz ne kadar güzel horoz kardeş. Tüyleriniz renk renk pırıl pırıl. İbiğiniz kralların tacı gibi başınızı süslüyor. Sanırım bu dünyada sizin kadar güzel bir hayvan yoktur. Sizin gibi yakışıklı bir arkadaşım olmasını çok isterdim. Benimle arkadaş olmaz mısınız? Tilkinin bu davranışlarından çok rahatsız olan, ondan kurtulmak isteyen horoz bir kurnazlık düşündü.
- Sesiniz ne kadar güzel horoz kardeş. Tüyleriniz renk renk pırıl pırıl. İbiğiniz kralların tacı gibi başınızı süslüyor. Sanırım bu dünyada sizin kadar güzel bir hayvan yoktur. Sizin gibi yakışıklı bir arkadaşım olmasını çok isterdim. Benimle arkadaş olmaz mısınız? Tilkinin bu davranışlarından çok rahatsız olan, ondan kurtulmak isteyen horoz bir kurnazlık düşündü.
- Niçin olmayayım. Ben de sizin gibi kurnaz bir arkadaşım olsun isterim. Yalnız bir önerim olacak. Benim Karabaş adında çok samimi bir arkadaşım köpek var. Onu da aramıza alalım. Üç dost oluruz. O da çok azgın ve yırtıcı bir hayvandır. Bizi korur. Dilerseniz Karabaşı hemen çağıralım gelsin, der.
Kurnaz tilki:
- Hayır bu işi yarına bırakalım. Bugün benim çok işim var, deyip gider. Gidiş o gidiş. Bir daha artık hiç gelmez. Bundan sonra da horoz rahat rahat ağaçta ötmesine devam eder.
Kurnaz tilki:
- Hayır bu işi yarına bırakalım. Bugün benim çok işim var, deyip gider. Gidiş o gidiş. Bir daha artık hiç gelmez. Bundan sonra da horoz rahat rahat ağaçta ötmesine devam eder.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)